Examples

• O bizim apartmanda oturuyor.
  حياته في قبضتي
• Hepsi etkim altında şimdi.
  إنهم في قبضتي الآن
• Onu yakalamıştım.
  !كان في قبضتي
• Küçük kızının çığlığı
  إبنته في قبضتي
• "Suçlular kükremesini duyunca. ``
  ".والأشرار في قبضته"
• lşığı kapatıyorsunuz, salak herifler!
  أصبحت في قبضتي أيها اللعين
• Dostum, karın ellerimde.
  يا صاح ، زوجتكَ في قبضتي
• Işığı kapatıyorsunuz, salak herifler! Ateş etmeyin!
  أصبحت في قبضتي أيها اللعين
• Endişelenme. O tamamen elimde.
  , لا تقلقي إنه في قبضتي
• Öğretmenin sertliği yumruğunda yatar.
  المعلم المختل تعامله في قبضته